Siyah İnci

Siyah Inci, güzel, siyah bir attir. Olgunluk çaginda hayat öyküsünü yazmaya baslar. Ilk evinden ayrilisindan itibaren yasadigi dönüm noktalarina sahit oluruz. Yasami zaman zaman çok iyi gider: Ona deger veren, onu seven, ona gerektigi gibi özenle, sefkatle bakan, onu gerektigi kadar çalistiran sahipleri olur. Bazen de güzel zamanlarini arar: Hayvanlarin, atlarin dilinden anlamayan düsüncesiz seyislerle, sahiplerle karsilasir. Arkadaslari olur, onlarin da hayat öykülerini yazar kendi öyküsünün içerisinde. O atlarin yasadiklarina da sahit oluruz Siyah Inci’ninkiyle beraber.Anna Sewell, Siyah Inci adli romaninda atlarla ve hayvanlarla ilgili gözlemlerini kullanarak onlarin iç dünyalarini yansitir. Romani, hayvanlari anlamamiz için bir sözlük gibidir. Sewell, iyi bir hayvanin, iyi bir sahibi olacagi fikrinden yola çikarak hayvanlarin sahiplerine de deginmistir. Böylece kitap, iyi bir insanin nasil yetistirilmesi gerektigi ve insanin nasil erdemli olabilecegi konusunda da okurlarina fikir verir. Anna Sewell’in ilk ve tek romani olan Siyah Inci, tüm zamanlarin en çok satan kitaplarindan biridir: Böylece, insanlarin hem birbirlerine hem de hayvanlara daha duyarli yaklasmalari gerektigini bize hatirlatan bu roman, kendisine verilen degeri hak ettigini göstermistir.