Kefendeki Misket

"Onu kayiga koyup insanlarin sirtinda yüzer gibi evimizin önüne getirdiler. Çocuklar toplanmis arkadasimizi izliyorduk. “Cennete gitti” dediler. Dua ettik. Yanina oturduk. Söz vermistim anneme o gün kendisini üzmeyecegim diye. Sözümü birkaç gün tutabildim... Misketlerimi kaybetmistim. En son mezarliga giderken bir posetin içinde cebime koydugumu hatirliyordum. Arkadaslarimi da yanima alip mezarlikta misketleri aramaya gittik. Mezarlik bir dag sirtindaydi. Her yere baktik, çali diplerine, tas kenarlarina... Yagmur yagmisti. Nuri'nin mezari çökmüs, tepelikten asagi kaymisti. Toprak örtmüstür belki misketlerin üzerini dedik. Nuri'nin mezarinin çevresinde topragi eseledik. Elim bir seye dokundu... Tuhaf bir sey... Misketlerimi bez bir posete koymamistim ki ben..."Yeni nesil öykücülerden Yunus Emre Özsaray'in "Tahir" karakteri etrafinda kurguladigi ilk öykü kitabi Kefendeki Misket, Türk edebiyatinin yüz aki olacak bir ismin geldiginin habercisi...