Bu ürünü 65 kişi inceliyor
Dokuz Yayınları
Stokta Yok
Ev Arkadaşım (Kutulu Set 3 Kitap)
9786256402805
51.99 €
Sepette
% 50
% 50
26.00 €
15 Gün İçinde Adresinize Ulaşacaktır.
Öne Çıkan Bilgiler
Barkod:
9786256402805
Yazar:
Kağıt Cinsi:
2. Hamur
Baskı Sayısı:
1. Baskı
Basım Yılı:
2025
Sayfa Sayısı:
1376
Kapak Türü:
Ciltli
• AYRAÇ
EV ARKADAŞIM - AŞK ANATOMİSİ
"Sana yardımcı olmak istiyorum. Okula yürüme mesafesinde ev tuttum, bugün taşınıyorum. Ayrıca tek başıma kalıyorum ve kirama ortak olacak ev arkadaşı arıyorum. Eğer sen de istersen ev arkadaşım olabilirsin.”
İstanbul’da hayallerinin peşinden tek başına gitmeye çalışan Asya, ilk darbesini apart yetkilisinin ihanetiyle alır. Pes etmeden yoluna devam etmeye çalışsa da evrenin onun için çok farklı planları vardır. Akdeniz ülkelerinden fırlamış gibi duran "İtalyan” adamın teklifi, hayallerine giden yolculuğu iki kişilik yapacaktır.
"Range Rover marka bir arabası olan, büyük bir evde yaşamayı tercih eden ve evine temizlik için yardımcı çağıran biri, neden ev kirasına ortak arkadaş arasın ki?”
Lüks bir ev…
Zengin bir intörn hekim…
Uğradığı ihanet yüzünden, yaşadığı şehirden kilometrelerce uzaktaki bir şehirde okumak zorunda kalan genç bir kız… Ve küçük bir yalanla başlayan ev arkadaşlığı, aşkın anatomisini yeniden yazdırabilir miydi?
EV ARKADAŞIM 2 – HİS ANESTEZİSİ
"İçimdeki seni bir bilsen, bendeki seni bir görsen... Öyle bir girdin ki dünyama, sana öyle bir karıştım ki artık sensiz nefes alamıyorum.”
Aşkı birbirlerinde keşfetmenin sarhoşluğuyla ayakları yere basmayan Asya ve Fatih için günler, geç kalınmışlığın acısını çıkarmakla geçiyordu. Özlem, ihtiraslı bir rüzgâr gibi dalgalar hâlinde onları kıvrandırıyordu. Geçmiş ve gelecek medcezir eşliğinde yok oluyordu, sadece yaşadıkları an kalıyordu ellerinde. Yavaşça, kaygısızca, fütursuzca…
"Hayatımdaki iki önemli erkekten sonra, buraya birlikte gelebileceğim tek erkek sensin. Onların yerini sadece sen doldurabilirsin. Biri babamdı. Diğeri büyükbabam. Sense âşık olmanın ne demek olduğunu öğrendiğim adamsın. Bir gülüşünle erimenin nasıl olduğunu hissettiren, bir bakışınla kalbimi çarptıran tek gerçeğimsin.”
Aşk hiç vermediği cömertliğini onlara sunarken sinsi bir düşman gibi pusuda bekleyen hissiyatsızlığın, Asya’ya kucak açtığından ikisi de habersizdi. Düşman, hiç ummadıkları bir anda en mutlu günlerine bir adım kala üzerlerine çöktüğünde aşkın gücü, his anestezisinin üstesinden gelebilir miydi?
EV ARKADAŞIM 3 – KALP ARİTMİSİ
“Ben senin yanındayım, gitmek istersen de kalmak istersen de hep yanındayım ve senin en büyük sığınağınım. Neye karar verirsen ver, elini hiç bırakmam.”
Hissiyatsızlığın tam ortasında kalan ve ne yapacağını bilmeyen Fatih, günlerini sevdiği kadını iyileştirmeye çalışmakla geçiriyordu. Çaresizlik kör bir hançer gibi göğsüne saplanmışken dağılmasına ramak kala en büyük düşmanının çaresizlik olduğunu zannediyordu. Oysaki en büyük düşmanı hemen yanı başındaki hiç ummadığı kişiydi.
“Morg çok soğuk, Fatih’i oraya koyamam.”
Gerçek bir düşman…
Zamanı tükenen bir adam…
Küle dönmeye gebe bir kadın…
Ölüm düzensiz ritmiyle üzerlerinde dans ederken iki âşığın yaralı bedeni, kalp aritmisine dayanabilecek miydi?
EV ARKADAŞIM - AŞK ANATOMİSİ
"Sana yardımcı olmak istiyorum. Okula yürüme mesafesinde ev tuttum, bugün taşınıyorum. Ayrıca tek başıma kalıyorum ve kirama ortak olacak ev arkadaşı arıyorum. Eğer sen de istersen ev arkadaşım olabilirsin.”
İstanbul’da hayallerinin peşinden tek başına gitmeye çalışan Asya, ilk darbesini apart yetkilisinin ihanetiyle alır. Pes etmeden yoluna devam etmeye çalışsa da evrenin onun için çok farklı planları vardır. Akdeniz ülkelerinden fırlamış gibi duran "İtalyan” adamın teklifi, hayallerine giden yolculuğu iki kişilik yapacaktır.
"Range Rover marka bir arabası olan, büyük bir evde yaşamayı tercih eden ve evine temizlik için yardımcı çağıran biri, neden ev kirasına ortak arkadaş arasın ki?”
Lüks bir ev…
Zengin bir intörn hekim…
Uğradığı ihanet yüzünden, yaşadığı şehirden kilometrelerce uzaktaki bir şehirde okumak zorunda kalan genç bir kız… Ve küçük bir yalanla başlayan ev arkadaşlığı, aşkın anatomisini yeniden yazdırabilir miydi?
EV ARKADAŞIM 2 – HİS ANESTEZİSİ
"İçimdeki seni bir bilsen, bendeki seni bir görsen... Öyle bir girdin ki dünyama, sana öyle bir karıştım ki artık sensiz nefes alamıyorum.”
Aşkı birbirlerinde keşfetmenin sarhoşluğuyla ayakları yere basmayan Asya ve Fatih için günler, geç kalınmışlığın acısını çıkarmakla geçiyordu. Özlem, ihtiraslı bir rüzgâr gibi dalgalar hâlinde onları kıvrandırıyordu. Geçmiş ve gelecek medcezir eşliğinde yok oluyordu, sadece yaşadıkları an kalıyordu ellerinde. Yavaşça, kaygısızca, fütursuzca…
"Hayatımdaki iki önemli erkekten sonra, buraya birlikte gelebileceğim tek erkek sensin. Onların yerini sadece sen doldurabilirsin. Biri babamdı. Diğeri büyükbabam. Sense âşık olmanın ne demek olduğunu öğrendiğim adamsın. Bir gülüşünle erimenin nasıl olduğunu hissettiren, bir bakışınla kalbimi çarptıran tek gerçeğimsin.”
Aşk hiç vermediği cömertliğini onlara sunarken sinsi bir düşman gibi pusuda bekleyen hissiyatsızlığın, Asya’ya kucak açtığından ikisi de habersizdi. Düşman, hiç ummadıkları bir anda en mutlu günlerine bir adım kala üzerlerine çöktüğünde aşkın gücü, his anestezisinin üstesinden gelebilir miydi?
EV ARKADAŞIM 3 – KALP ARİTMİSİ
“Ben senin yanındayım, gitmek istersen de kalmak istersen de hep yanındayım ve senin en büyük sığınağınım. Neye karar verirsen ver, elini hiç bırakmam.”
Hissiyatsızlığın tam ortasında kalan ve ne yapacağını bilmeyen Fatih, günlerini sevdiği kadını iyileştirmeye çalışmakla geçiriyordu. Çaresizlik kör bir hançer gibi göğsüne saplanmışken dağılmasına ramak kala en büyük düşmanının çaresizlik olduğunu zannediyordu. Oysaki en büyük düşmanı hemen yanı başındaki hiç ummadığı kişiydi.
“Morg çok soğuk, Fatih’i oraya koyamam.”
Gerçek bir düşman…
Zamanı tükenen bir adam…
Küle dönmeye gebe bir kadın…
Ölüm düzensiz ritmiyle üzerlerinde dans ederken iki âşığın yaralı bedeni, kalp aritmisine dayanabilecek miydi?
Kategoriler:
Roman