Ahsen
Ahsen
Ahsen
Merhaba 👋
Sipariş için
yardımcı olmamızı ister misiniz?
Sipariş için
yardımcı olmamızı ister misiniz?
19:57
Bu ürünü 52 kişi inceliyor
Dokuz Yayınları
Stokta Yok
Dans Et Benimle
9786052050316
8.99 €
15 Gün İçinde Adresinize Ulaşacaktır.
Öne Çıkan Bilgiler
Barkod:
9786052050316
Yazar:
Kağıt Cinsi:
2. Hamur
Baskı Sayısı:
1.Baskı
Basım Yılı:
2018
Sayfa Sayısı:
592
Kapak Türü:
Karton Kapak
Yüksek topuklarını kurallarıyla inşa eden, buzdan bir şatonun içinde yaşayan, ketum ve de cesur bir kadın;
Alin Aygen.
Attığı her bir adımdaki ahengi, güzelliği ve cesareti bakanı tekrar bakma isteği ile yakarken duruşundaki öz güven ve soğuklukla kendisine yaklaşılmasını imkânsız kılıyordu. Tasarladığı, bir kadının yürüyemese dahi sahip olmak için yanıp tutuşacağı topuklu ayakkabılarla moda dünyasının seyrini değiştiriyordu.
Böyle bir konumda hata yapmak gibi bir lüksü yoktu!
Ama yapmıştı.
Hayatı boyunca yaptığı hiçbir hatayla yüzleşmekten kaçmamış, ardında bırakmayı bilmişti ta ki Şimdiye değin! Ve yaptığı bu hatayı hatırlatırcasına döndüğü her kavşakta karşısına çıkan adam devam etmesini zorlaştırıyordu.
Hız ibresini rotasından çıkarıp tutkuya dönüştüren, en umulmadık yerde karşısına çıkıp onu darmaduman eden, kilitlediği sandıklarının kilitlerini zorlamaktan çekinmeyen bu adam onun için bir gizdi.
Siyah Arabalı Prens’i.
Adam hiçbir uyarıya aldırış etmiyor, laf dinlemez haylaz bir çocuk gibi her denilenin aksini yapıp buzdan kalesinin duvarlarını zorluyordu. Bal rengi gözlerindeki sıcacık parıltılar burçlarını hedef alıyor, afacan gülüşü surlarını eritiyordu. Duvarların ardında kalmış küçük bir kız çocuğunu heveslendirip yoldan çıkartıyordu. Ama buna pişman olacaktı.
Ne de olsa kadınların en güçlü silahları beyinleriydi
bir diğeriyse topukları...
Alin Aygen.
Attığı her bir adımdaki ahengi, güzelliği ve cesareti bakanı tekrar bakma isteği ile yakarken duruşundaki öz güven ve soğuklukla kendisine yaklaşılmasını imkânsız kılıyordu. Tasarladığı, bir kadının yürüyemese dahi sahip olmak için yanıp tutuşacağı topuklu ayakkabılarla moda dünyasının seyrini değiştiriyordu.
Böyle bir konumda hata yapmak gibi bir lüksü yoktu!
Ama yapmıştı.
Hayatı boyunca yaptığı hiçbir hatayla yüzleşmekten kaçmamış, ardında bırakmayı bilmişti ta ki Şimdiye değin! Ve yaptığı bu hatayı hatırlatırcasına döndüğü her kavşakta karşısına çıkan adam devam etmesini zorlaştırıyordu.
Hız ibresini rotasından çıkarıp tutkuya dönüştüren, en umulmadık yerde karşısına çıkıp onu darmaduman eden, kilitlediği sandıklarının kilitlerini zorlamaktan çekinmeyen bu adam onun için bir gizdi.
Siyah Arabalı Prens’i.
Adam hiçbir uyarıya aldırış etmiyor, laf dinlemez haylaz bir çocuk gibi her denilenin aksini yapıp buzdan kalesinin duvarlarını zorluyordu. Bal rengi gözlerindeki sıcacık parıltılar burçlarını hedef alıyor, afacan gülüşü surlarını eritiyordu. Duvarların ardında kalmış küçük bir kız çocuğunu heveslendirip yoldan çıkartıyordu. Ama buna pişman olacaktı.
Ne de olsa kadınların en güçlü silahları beyinleriydi
bir diğeriyse topukları...
Kategoriler:
Roman