Ahsen
Ahsen
Ahsen
Merhaba 👋
Sipariş için
yardımcı olmamızı ister misiniz?
Sipariş için
yardımcı olmamızı ister misiniz?
21:31
Bu ürünü 60 kişi inceliyor
Totem Yayınları
Stokta Yok
Beyel'in Yas Tutanları
9789944330435
13.99 €
Sepette
% 50
% 50
7.00 €
15 Gün İçinde Adresinize Ulaşacaktır.
Öne Çıkan Bilgiler
Barkod:
9789944330435
Yazar:
Kağıt Cinsi:
2. Hamur
Baskı Sayısı:
1. Baskı
Basım Yılı:
2017
Sayfa Sayısı:
168
Kapak Türü:
Karton Kapak
Beyel’in Yas Tutanları, Saedi’nin en önemli eserlerindendir. Toplu öykü formatında yazılan tek bir köyün karanlık serüvenidir anlatılan. Burada yer alan öyküler, İran edebiyatında ve öykücülüğünde büyülü realizmin ilk örneklerinden sayılmaktadır.
Bu eserin dördüncü öyküsü temel alınarak yazılan senaryodan, 1969 yılında sinemaya uyarlanan İnek filmi, Dariyuş Mehrcui’nin usta yönetmenliği ve Ezzetollah Entezami’nin unutulmaz oyunuyla Cannes, Berlin, Moskova, Londra, Los Angeles film festivallerinde gösterime girmiş, önemli eleştiriler almış ve 1971 yılından 32. Venedik Film Festivali’nde ise gümüş levha ödülünü kazanmayı başarmıştır.
“Ramazan kalkıp oturdu, gözyaşlarını yuttu. Güneş yeni ışımış verev vuruyordu ve onların ayakları altında siyah kayalarla kocaman bir uçurum ağız açmıştı. Ramazan, ‘Bak baba! Duyuyor musun? İşte orada!’ dedi.
Muhtar çan sesini duydu. Şoför, ‘Neyi diyorsun?’ diye sordu.
Ramazan, ‘Sen duymuyor musun? Çanların sesini duymuyor musun?’ dedi.
Şoför, ‘Çan sesi mi?’ dedi. ‘Bu taraflarda hiç duyulmaz. Bazen, cırcır böcekleri gelir, cadde kenarında toplanır. O da geceleri yani. Şimdi günün tam ortası!’
Bu eserin dördüncü öyküsü temel alınarak yazılan senaryodan, 1969 yılında sinemaya uyarlanan İnek filmi, Dariyuş Mehrcui’nin usta yönetmenliği ve Ezzetollah Entezami’nin unutulmaz oyunuyla Cannes, Berlin, Moskova, Londra, Los Angeles film festivallerinde gösterime girmiş, önemli eleştiriler almış ve 1971 yılından 32. Venedik Film Festivali’nde ise gümüş levha ödülünü kazanmayı başarmıştır.
“Ramazan kalkıp oturdu, gözyaşlarını yuttu. Güneş yeni ışımış verev vuruyordu ve onların ayakları altında siyah kayalarla kocaman bir uçurum ağız açmıştı. Ramazan, ‘Bak baba! Duyuyor musun? İşte orada!’ dedi.
Muhtar çan sesini duydu. Şoför, ‘Neyi diyorsun?’ diye sordu.
Ramazan, ‘Sen duymuyor musun? Çanların sesini duymuyor musun?’ dedi.
Şoför, ‘Çan sesi mi?’ dedi. ‘Bu taraflarda hiç duyulmaz. Bazen, cırcır böcekleri gelir, cadde kenarında toplanır. O da geceleri yani. Şimdi günün tam ortası!’
Kategoriler:
Roman