Ahsen
Ahsen
Ahsen
Merhaba 👋
Sipariş için
yardımcı olmamızı ister misiniz?
Sipariş için
yardımcı olmamızı ister misiniz?
19:37
Bu ürünü 50 kişi inceliyor
Monokl Yayınları
Stokta Yok
Balık Ölecek
9786057072290
5.99 €
15 Gün İçinde Adresinize Ulaşacaktır.
Öne Çıkan Bilgiler
Barkod:
9786057072290
Yazar:
Kağıt Cinsi:
2. Hamur
Baskı Sayısı:
1. Baskı
Basım Yılı:
2022
Sayfa Sayısı:
104
Kapak Türü:
Karton Kapak
“Bu son diyorum, niye yalvartıyorsun abi ya!”
Ona bakmak istemiyorum. Kazağı, eteği, kim bilir kimin eskisi boyasız çizmeleri. Hepsi ayrı ayrı eksik, bir araya gelince tamamlanan bir sefillik hali. Elini kolunu oynattıkça, incecik bir toz bulutu ondan bana doğru havalanıyor. Ne giyersem giyeyim fark etmez, onunlayken birden solmaya başlıyor. Sanki yıllarca ortak bir sefaleti tecrübe etmişiz, o yoksul günlerin hatıraları da ‘hazır yan yana gelmişler mührümü vurayım’ demiş. Yok böyle bir yaşanmışlık. Ne çocukluğumuzda, ne gençliğimizde. Yine de insan ona bakarken anılarından bile kuşku duyuyor.
Kırılan bir şeylerin sesi geliyor çınlayarak. Ağır bir küfür ardından. Masalarda oturanlar bir an durup mutfağa doğru bakıyor. O farkında bile değil, konuşmaya devam ediyor. İstediğini henüz alamaması, anlayışımın kıtlığıyla ilgiliymiş gibi, cümlesini bu kez açarak koyuyor önüme. Yavaş yavaş söylüyor etkisini arttırmak için. Ağzına değil kazağının kirli yakasına bakıyorum. Bir yuvarlağı yamuk şekline sokmayı nasıl beceriyor?
“Çok değil, yarısını versen bile toparlarız.”
Ona bakmak istemiyorum. Kazağı, eteği, kim bilir kimin eskisi boyasız çizmeleri. Hepsi ayrı ayrı eksik, bir araya gelince tamamlanan bir sefillik hali. Elini kolunu oynattıkça, incecik bir toz bulutu ondan bana doğru havalanıyor. Ne giyersem giyeyim fark etmez, onunlayken birden solmaya başlıyor. Sanki yıllarca ortak bir sefaleti tecrübe etmişiz, o yoksul günlerin hatıraları da ‘hazır yan yana gelmişler mührümü vurayım’ demiş. Yok böyle bir yaşanmışlık. Ne çocukluğumuzda, ne gençliğimizde. Yine de insan ona bakarken anılarından bile kuşku duyuyor.
Kırılan bir şeylerin sesi geliyor çınlayarak. Ağır bir küfür ardından. Masalarda oturanlar bir an durup mutfağa doğru bakıyor. O farkında bile değil, konuşmaya devam ediyor. İstediğini henüz alamaması, anlayışımın kıtlığıyla ilgiliymiş gibi, cümlesini bu kez açarak koyuyor önüme. Yavaş yavaş söylüyor etkisini arttırmak için. Ağzına değil kazağının kirli yakasına bakıyorum. Bir yuvarlağı yamuk şekline sokmayı nasıl beceriyor?
“Çok değil, yarısını versen bile toparlarız.”
Kategoriler:
Roman