Bu ürünü 58 kişi inceliyor
Everest Yayınları
Stokta Yok
50 Yılın Toplu Öyküleri
9786253694661
39.99 €
Sepette
% 50
% 50
20.00 €
15 Gün İçinde Adresinize Ulaşacaktır.
Öne Çıkan Bilgiler
Barkod:
9786253694661
Yazar:
Kağıt Cinsi:
2. Hamur
Baskı Sayısı:
1. Baskı
Basım Yılı:
2025
Sayfa Sayısı:
864
Kapak Türü:
Karton Kapak
50 Yılın Toplu Öyküleri.
Buket Uzuner’in son 50 yıldır yazdığı öyküler.
50 yıl mı? Bir yanlışlık olmasın? O kadar uzun zaman geçmiş
olabilir mi?
O halde, kolumun altında, elyazması bir öykü dosyasıyla Attilâ
İlhan’ın o küçücük editör odasına girip, yazdıklarımın yayımlanması
için çok zorlu ve uzun mücadeleye başladığımda neredeyse çocukmuşum!
Ve demek ki, şimdi üniversitelilere artık “çocuk” diyecek bir
yaşa gelmişim!
Şaşırıyorum: O 50 yılın nasıl bu kadar çabuk, hızlı, zor, yorucu,
sık sık düşüp yaralanarak, sonra kalkıp yeniden koşmaya
başlayarak, kırılarak, dışlanarak, uğraşarak, sansürün her türünden
çekinerek, başına “bir şey” gelmesinden endişelenerek, kadın yazar
olmanın toplumun her kesiminde kadına yönelik ayrıca fazladan
tehlike ve tehditlerini bilerek, devamlı tetikte olarak ve bunlara rağmen
o 50 yılın nasıl böyle heyecanlı, canlı, hareketli, neşeli, sevinçli,
enerjik, yepyeni fikirlerle dolu geçtiğine şaşırıyorum.
Seviniyorum, her şeye rağmen “Yazmasam ölürüm!” diyen
Sait Faik’in yazı soyundan gelip, “Aslolan yaşamaktır,” diyerek “kız
neşesi”ni en zor gününde bile yitirmemiş Sevgi Soysal’ın neşe gücünden
beslenen, yazmaya adanmış, yazıya, edebiyata âşık bir 50 yıl
geçmiş. Umudum, sonuna dek yazarak, okuyarak, okur, düşünür,
iyi insanlarla buluşarak, sevdiklerimi kucaklayarak geçecek, yani
“işe yaramış bir yaşam”. Bir hayattan zaten başka ne istenir ki…
—Buket Uzuner
Buket Uzuner’in son 50 yıldır yazdığı öyküler.
50 yıl mı? Bir yanlışlık olmasın? O kadar uzun zaman geçmiş
olabilir mi?
O halde, kolumun altında, elyazması bir öykü dosyasıyla Attilâ
İlhan’ın o küçücük editör odasına girip, yazdıklarımın yayımlanması
için çok zorlu ve uzun mücadeleye başladığımda neredeyse çocukmuşum!
Ve demek ki, şimdi üniversitelilere artık “çocuk” diyecek bir
yaşa gelmişim!
Şaşırıyorum: O 50 yılın nasıl bu kadar çabuk, hızlı, zor, yorucu,
sık sık düşüp yaralanarak, sonra kalkıp yeniden koşmaya
başlayarak, kırılarak, dışlanarak, uğraşarak, sansürün her türünden
çekinerek, başına “bir şey” gelmesinden endişelenerek, kadın yazar
olmanın toplumun her kesiminde kadına yönelik ayrıca fazladan
tehlike ve tehditlerini bilerek, devamlı tetikte olarak ve bunlara rağmen
o 50 yılın nasıl böyle heyecanlı, canlı, hareketli, neşeli, sevinçli,
enerjik, yepyeni fikirlerle dolu geçtiğine şaşırıyorum.
Seviniyorum, her şeye rağmen “Yazmasam ölürüm!” diyen
Sait Faik’in yazı soyundan gelip, “Aslolan yaşamaktır,” diyerek “kız
neşesi”ni en zor gününde bile yitirmemiş Sevgi Soysal’ın neşe gücünden
beslenen, yazmaya adanmış, yazıya, edebiyata âşık bir 50 yıl
geçmiş. Umudum, sonuna dek yazarak, okuyarak, okur, düşünür,
iyi insanlarla buluşarak, sevdiklerimi kucaklayarak geçecek, yani
“işe yaramış bir yaşam”. Bir hayattan zaten başka ne istenir ki…
—Buket Uzuner
Kategoriler:
Antoloji-Derleme